Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi – 1991
Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Beyin Cerrahisi Uzmanlığı – 1999
Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Öğ. Gör. – 2000
Ankara Özel Güven hastanesi – 2000/2004
Gent (Belçika) Üniversitesi – 2005
Ankara Keçiören Eğitim Araştırma hastanesi – 2015
Özel Ankara Bilgi Hastanesi – 2017
Halen Özel A Life Hastanesi’nde görev yapmaktadır.
Boyun fıtığı (servikal disk hernisi) boyun hareketleri ile şiddetlenen boyun ve omuzdan aşağıya yayılan oyucu vasıflı sırt ve kol ağrısı ile kendini belli eder. Hastalar genellikle ani başlangıçlı ağrılarının sabah uyandıklarında olduğunu ve ellerini başının üzerine koyduklarında rahat etiklerini ifade ederler.
Ani başlayan bu kol ağrıları genellikle cerrahi gerekmeden (ilaç, Fizik tedavi ile) iyileşirler. Ancak iyileşme göstermeyen, kolda güç kaybı, hissizlik gelişen hastalarda cerrahi tedavi gerekir.
Boyun fıtıklarında her ne kadar cerrahi seçenekler olsada, santral yada santrale yakın ileri fıtıklarda anterior (boynun ön yüzü) yaklaşım tüm dünyada geçerli yegane çözümdür.
Op. Dr. İrşadi Demirci
Bel fıtığı ameliyatı (standart- klasik)
Genel anestezi (bayıltılarak) altında, ameliyathane lambası ve çıplak göz ile yaklaşık 4-5 cm’lik bir kesiden yapılır. Yaklaşık 1 – 2 saatlik işlemdir. Hastanede yatış süresi 2 – 5 gündür.
Stabilizasyon (platin ve vidaların kullanıldığı) ameliyatı
Bu ameliyat sıklıkla 60-65 yaş civarında yürümekle bacaklarda artan ağrı ve uyuşma nedeni ile yolda sık sık dinlenmek zorunda kalan, 4-5 dakika oturarak veya bir yere yaslanarak dinlendikten sonra yola devam eden hastalara yapılır. Bu ameliyatın yapılmasındaki en önemli nedenler şöyledir.;
Lokal anestezi ile kalça kemiğinde bulunan bir delikten (sakral hyatusdan) bir fiberoptik endoskop ile (video-kamera sistemi) omurilik kanalına girilmesidir. Amacı bölgeye ödem giderici steroid (kortizon) verilmesi ve yapışıklıkları mekanik olarak açmaktır ki bu daha çok ameliyat olan ve ameliyat sonrası sinir çevresinde yapışıklık ve buna bağlı ağrıları olan hastalar için uygun, başarılı bir yöntem olabilir.
Ağrı, fıtıkdan ziyade bel omurgasındaki eklem (faset) lerden kaynaklanıyor ise yani eklemlere bağlı bel ağrıları olan hastalar için uygundur. Lokal anestezi ile bel eklemlerine iğne ile ilaç enjeksiyonu ya da RF (radiofrekansi) uygulamalarıdır.
Epidural steroid; lokal anestezi sonrası, belden yapılan iğne ile omurilik çevresine steroid (kortizon) verilmesidir. Sinir ödemini (sinirin su toplayarak şişmesini) giderir. Ağrı kontrolü için bel fıtıklarında, dar kanalda ve spondiloz gibi omurganın dejeneratif hastalıklarında, ameliyathane ortamında yapılır.
Yaşla birlikte hemen hemen herkeste disk yapılarında bozulma ve bununla birlikte fıtıklaşma görülür. Ancak fıtıklar birbirinden çok farklıdır. Kabaca 4‘e ayrılabilir; ekstrude ve sekestre fıtıklar genellikle ameliyat gerektirir.
a) Foraminal (sinir çıkış kanalları) Fıtıklar; En sık görülen fıtık budur. Omurilikten çıkan sağ yada soldaki sinirlerin çıkış kanallarında (fıtıklaşmayı engelleyen bağların (PLLnin) zayıf olmaları nedeni ile) gelişen fıtıktır. Daha çok siyatik ağrısına neden olurlar. His, güç ve refleks kaybı yapıyor ise genellikle cerrahi müdahale gerektirir.
b) Santral (orta hat) Fıtıklar; Omurilik kanalının ortasından bası yaparak boyutuna da bağlı olarak bel ağrısı ve omurilik basısına bağlı çok ciddi bulgulara – Cauda Equina Sendromu – (bacaklarda felç, idrar kaçırma, cinsel bozukluk gibi) neden olabilir. Acil cerrahi gerektirir.
c) Far lateral fıtıklar; çok nadir olarak görülür. Gözden kaçma ihtimalleri yüksektir. Bir üstten çıkan sinir köküne basarak siyatik ağrıya neden olurlar. His, güç ve refleks kaybı yapıyor ise genellikle cerrahi müdahale gerektirir.
Fıtığın Seviyesi :
– L5-S1 seviyesi: Yükün en fazla bu bölgeye düşmesi nedeni ile en sık görülen fıtık bu seviyededir.
– Foraminal fıtıkları; Siyatik ağrı, ayak bileğinin itme gücünde (parmak ucunda yürüyememe) azalma, ayakta uyuşma, his kaybı ve aşil refleksinde kayba neden olurlar.
– Santral fıtıkları; kauda sendromu denen gayta ve idrar kaçırma, anüs çevresinde his kaybı, cinsel fonksiyonlarda kayıp ve hatta her iki bacağın felci gibi giden çok kötü bir tabloya neden olabilirler.
– L4-5 seviyesi: Siyatik ağrı ve düşük ayak denilen, ayak bileğinin felci ile giden bir tabloya neden olabilir (topuk üzerinde yürüyememe)
– L2-3 / L3-4 seviyesi: kalça ön yüzünde ağrı, diz ve kalçada güç kayıpları, uyuşma (his kaybı) ve patella refleksinde kayba neden olurlar, bazen de konus sendromu denilen kauda sendromuna benzer ağır tablolar gelişebilir.
Fıtığın boyutu ve hastanın kemik kanallarının anatomik yapısı
Küçük bir fıtık, omurilik kanalı ya da sinir kökünün çıktığı kemik kanal (foramen) dar ise çok gürültülü bir tabloya neden olabileceği gibi, büyük bir fıtık bu kanalların geniş olduğu durumlarda çok sıkıntılı bir tablo ortaya çıkarmaz. Kanalları geniş hastaların tedavisinde sinir hasarı yok ise cerrahi seçenek ön planda düşünülmemelidir ki bu hastalar; genellikle “Yıllar önce ameliyat dediler ama ben olmadım, şu an çok iyiyim” diyen hastalardır.
Fıtığın Yapısı
Diskin fıtıklaşan sulu çekirdek kısmının, suyunu tamamen kaybedip, kireçlenmiş olması bu fıtığın kendiliğinden düzelme ihtimalini azaltır. Oysa yırtık oluşturmamış sulu fıtıklar zamanla düzelme ihtimalleri olan fıtıklardır.
Omurganın hareketlerini ve dengeli duruşunu sağlayan, omurilik kemikleri arasındaki yastıkçıklara disk denir.
Diskin çekirdek (nukleus) denen iç kısmı sulu iken, dış kabuğu (anulus) ise sert bir yapıdan oluşmuştur.
Disk hernisi (fıtık, yırtık) ise; aşırı ya da dengesiz bir yük nedeni ile diskin içindeki sulu kısmın (nukleus), sert olan dış kabuğu iterek ya da yırtarak yerinden çıkıp omurilikteki sinirlere bası yapmasıdır.